31.03.2010

30 Mart 2010 - Bayern Münih - Manchester United



Alman disiplini bir kez daha İngilizlere üstün geldi.

Uzun zamandan sonra arkadaşlarla dışarı çıkıp biraz kafa dağıtmaya karar verdik. Neyse ki dışarı çıkmayı akıl ettğimiz zamana güzel bir maç denk geliyordu:Bayern Münih- Manchester United. Bunun üzerine herkes Şampiyonlar Liginin vazgeçilmesi Three Lion Pub’a gitmeyi istedi. Mekana girdiğimizde her zaman ki gibi içerdeki herkes Manchester United’ı destekliyordu(Berbatov’dan dolayı). Biz ise Bayern Münih’i destekliyorduk. Daha biralarımız önümüze gelmeden karşılaşmanın ilk düdüğüyle birlikte rakip yarı sahaya oyunu yıkma düşüncesinde olan İngiliz temsilcisi Manchester United aradığı golü 2. dakikada buldu. Sağ kanatta son çizgiye yakın bir yerde kazanılan serbest vuruşta Nani topun başında geçti. Nani'nin ortasında kale sahası içinde bomboş durumda olan Wayne Rooney meşin yuvarlağı ağlara yollayarak takımını 1-0 öne geçirdi. İngiliz temsilcisi için rahat bir deplasman gibi başlamıştı. Ama öyle olmadı. Arkasından Bayern Münih saldırmaya başladı. Nitekim golü ilk yarıda bulamadı.



İlk yarının İngiliz temsilcisinin üstünlüğüyle kapanmasından dolayı mekandaki herkesin neşesi yerindeydi. Mekanın her yerinden Manchester sesleri geliyordu. Biz ise ilk yarıdaki futboluna bakarak Bayern Münih’ten umutluyduk. Ayrıca futbolcumuz Hamit Altıntop da ilk 11 de başlamış ve oyunuyla göz dolduruyordu. Aslında üst üste attığı çalımlar sonunda gol da atabilseydi. Bizim keyif katsayımız çok artacaktıktı. Maçta 70 küsür dakika geçmişken Bayern kanatlardan ve ortadan ManU defansını yarmaya uğraşıyordu. Derken 77. dakikasında Gary Neville ceza sahası dışında topa elle müdahale edince Bayern Münih serbest vuruş kazandı . Bir zamanlar Galatasaray forması giyen Franck ribery bu serbest vuruşta topu filelere göndererek skorda dengeyi sağladı. Bu sefer sevinme sırası bizdeydi. Ama koca mekanda sadece biz seviniyorduk. Bir ara tepki çekmekten korktuk ve sevinmeyi çok uzatmadık. Ve maç tekrar santra vuruşu ile başladı. Maçın başından beri attığı değerli deplasman golün üzerine yatan ve kontra atak bekleyen ManU tekrar atak yapmaya başladı. Hatta bir topları direkten döndü. Tam herkes bu maç böyle biter derken maçın 90. dakikasında ise Ivica Olic attığı golle takımına hayat verdi. Mekandaki bütün Manchester fanı olan Bulgarlar dövünürken biz seviniyorduk. Açıkçası evde şu maçı izleyip alcağım hazdan 5 kat fazlasını almıştım orda. Aslında oradaki keyif katsayımın artması Bayern Münih’i 1999 Şampiyonlar ligi final maçında son 2 dakika attığı gollerle kupadan eden ManU’tan son saniye golü ile sanki bir intikam alınmasıydı. Tabi ki yine fazla uzatmadan hesabı isteyip mekandan ayrıldık.



Maçı Münih üstünlükle kapadı ama maçın rövanşı, 7 Nisan çarşamba günü Manchester'da oynanacak. Bu eşleşmenin galibi, yarı finalde Lyon-Bordo eşleşmesinde üstün gelecek tarafla oynayacak. Maçın sonunda Rooney seke seke soyunma odasına gidiyordu.Eğer ki Rooney’in bir sakatlığı söz konusu olursa, ManU’ı Berbatov kurtaramaz gibime geliyor. Bakalım İngilterede nasıl bi durum ortaya çıkıcak.7 Nsanda gönülden desteklediğimiz Münih’in Old Trafford’da turu almasını ümit ederek tekrar aynı yerde olucaz. Eğer Münih turu alır da biz de sağ salim eve gelirsek o maç için de 1-2 birşey karalamak isterim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder