18.12.2010

Fabregas Pequeños ! *

İşte küçüklüğünde Barcelonada oynamış ve şu anki Barcelona takımının oyuncularının tümüyle arkadaş olan Cesc Fabregas. Şu sıralar Barcelona transferi de gündemde , biz de eski günlere dönüş yaptık...


Pique ile ne kadar iyi arkadaş olduklarını her ortamda belirtirler..


Üstteki resimde bize göre sol en üst ayakta !


Solo Fabregas


Messi ile galibiyet kutlaması .


Taktikleri dinle, buraya bakma..


Küçükten şampiyon !


Bu resimdeki kaçı acaba profesyonel futbolcu oldu ?


Fabregas ve arkasında yine Pique var !

Messiyle oynaşırken..

Not: * Küçük Fabregas !

Hileli Kura ..!

Şampiyonlar liginde son 16 takımın belli olmasının ardından merakla eşleşmeleri beklemeye başladık. Bugün çekilecek kuralarda hangi takımlar ön plana çıkacak diye tartıştık zaman zaman. Ama görüldüğü üzere her sene olan bu sene de oldu..

Kuraların çekilmesindeki hile veya şike meselesi hep tartışılır ama kimse kanıt gösteremeyeceği için "yok öyle bir şey" denilir ve geçiştirilir. Halbuki çoğu futbolsevere göre şike var, olmaya da devam ediyor.


Öncelikle şu konuya dikkat çekmek istiyorum. Diyelim görece küçük bir takımın oyuncusu büyük bir takıma transfer olacak ya da oldu, işte o zaman bu iki takım kuradan sihirli bir şekilde " birlikte " çıkar. Bunu daha çok doğu bloku ülkelerinden batı takımlarına transfer ihtimali olan takımlarda görürüz. Son iki yıldır ise Arsenal - Barcelona eşleşmesinde görüyoruz. Hadi len demeyin, sadece okuyun çünkü bu anlattıklarım kafamda uydurduğum bir komplo teorisi de olabilir , gerçek de, ama kimse bilemez.

İkinci kısım kuralara neden kural koyulmuyor? Nasıl ki aynı ülkeden iki takım birbirleriyle eşleşemiyorsa, iki takım ardışık iki sene içinde son 16 ya kalınca da eşleşemesin.. Bıktık artık Lyon - Real Madrid eşleşmelerinden...


Manchester Utd ise son 5 yılda guruptan çıktığında ya Fransız ya da İtalyan takımlarıyla oynamış. Milanla 2 kez oynamış ve Tottenham yerine Manchester çıksaydı sanıyorum ki tepkiler gittikçe büyüyecekti.

Var olan uygulama beni gittikçe soğutuyor kura çekimlerinden. En temizi kural koymayın , bırakın aynı ülke takımları da birbirleriyle eşleşsin, belki rekabet daha da artar ne dersiniz ?

16.12.2010

Hayal Kırıklığı

Ligde fırtına gibi giden ve en yakın takipçisi Leverkusenle arasında 16 hafta sonunda 11 puan olan Borussia Dortmund Avrupa Ligine dün akşam oynanan Sevilla maçında 2-2 berabere kalarak havlu attı.Yenseler çıkacaktılar ... Böylesi şampiyonluk için daha mı iyi olacak, yoksa zaten şampiyonluğa çok yakın olan takım keşke avrupa ligini de götürseydi mi diyeceğiz bilmiyorum.. Sanırım buna zaman karar verecek..


Not: Nuri çok gençsin, ilerde olur..

15.12.2010

Gol Vuruşu - David Trezeguét

Futbolcu yaşlanır, kondisyonu gider, golcülüğü kalır..




İşte Trezeguet'den unutulmayacak bir gol ..

13.12.2010

Şu Sakatlık Meselesi..

Dünya spor medyasının son yıllarda üzerinde durduğu en önemli konulardan biri sakatlık.. Sporcuların yoğun müsabaka temposunu kaldıramaması, ya da görünürde kaldırması ama kaslarının duruma isyan edercesine arıza yaratması durumu işte. Hele hele sporcu bir kulüp tarafından "bonservisi" alınarak , bilmem kaç seneliğine kulübün malı olmuşsa iş gittikçe büyüyor.

Özellikle dünya kupasından sonra ve milli maç aralarında sıkça tartışılan bir konu haline gelmesinin en büyük sebebi, oyuncuların hiçbir karşılık beklemeden gitmiş oldukları milli takımdan sakat dönüp, parasını ödeyen kişiye yeterli performansı gösterememesi. Hatırlanıldığı üzere bu konuda federasyondan tazminat talebinde bulunan Bayern Münih kulübü var ve gerekçelerine de kimse haksız diyemez. Hele hele kulüp doktorunun , dünyanın en iyi spor doktorlarından biri olduğunu kabul edersek, bu kişinin sözüne uymayıp Robbeni kadroya alıp oynatmak tamamen Hollanda federasyonunun suçu değildir de nedir ?


İşte bu kadar büyük spor kültürüne sahip bir ülkede bile futbolcu sağlığı , kazanılacak başarının önüne geçiyorsa , orada durup düşünmek lazım. Ülkemizde de durum farklı değil. Haftalarca kulübünde kadroya alınmamış adamlar milli takımda ilk 11 oynuyor ve sonuçları da farklı olmuyor. Peki oyuncuların bu kadar uzun süre sakat kalması , bunun yanı sıra avrupaya nazaran beklenilen gelişimleri gösteremeyişlerinin sebepleri neler ?

Ntvspor televizyonunda yıllarca büyük takımların antrenörlüğünü yapan Stephano isimli kişinin konuştuklarını dinlediğimde neden uygulanamıyor diye düşünmedim değil.. En temel problemimiz sporcuya göre çalışma yaptırmamak. Örnekle açıklarsak , sağ bek oyuncusu bir maçta ortalama 30 kez depar atarak ileri çıkıyor ama yanında oynayan stoper oyuncu 3 kere bile çıkmıyor. Peki idmanda neden aynı koşu çalışmasını uygulasınlar ? 20 kere koşu çalışması yapılırsa sağ beke az gelir ve bu kondisyonla maçın belli bir zamanından sonra oyundan düşmeye başlar. Stoperde ise çalışırken sıkıntı olur, yorulur.

Bu yüzden her oyuncu mevkiine göre hocalarla çalışmalıdır. Bir adım ileri götürürsek , aynı mevkiide oynayan iki oyuncunun oyun ve fizik karakterleri farklı olabilir. Biri yavaş ama teknik oynamayı biliyorken, diğeri mücadeleci ve hırslı oyununun sahaya yansıtır. Bu durumda mevkiiye göre çalışma bile az gelir , yani kişiye göre çalışma yapılmalıdır. Ancak ülkemizde herhangi bir sporcu takımdan ayrı çalışsa haber olur ..


Eski bir yazımda bahsi geçen futbolcu gelişimi de bundan kaynaklanır. Oyuncuların özel kondisyonlerleri olmadığı için gelişimleri çok sıradan yöntemlerle ilerletilmeye çalışır ama olmaz. Bir başka açıdan baktığımızda herhangi bir şeyin gelişimi için uzun vadeli kalkınma planları oluşturulmalıdır ki bu şey , ülke de olsa , oyuncu da olsa , şehir de olsa kural değişmez ! Bizim kulüplerimizin hangisinde bir teknik heyet ve antrenörler gurubu 2 yıldan fazla kalabiliyor ki planları uygulanabilsin ? İşte en temel problem burda. Çok uç örnek olmasına rağmen C.Ronaldo daki bariz ilerlemeyi görmemek mümkün değil. Sebebi ManUtd ta uyguladığı planı başarıyla sonlandırmasıdır.


Sanıyorum ki bunu yapmak çok da zor değildir. Tabi bunları direk A takımdan uygulamaya başlarsanız problem yaşayabilirsiniz , çünkü 20 yaşına gelmiş bir oyuncuda bazı şeyleri değiştirmek o kadar da kolay olmaz. O yüzden altyapılarda her bölgeye ayrı bir antrenör koymak en basit çare. Zaten bunu yıllardır düşünmüşümdür, neden Galatasaray altyapısının forvet antrenörü gol koklamayı öğretecek Tanju, baskı yapmanın faydalarını uygulamalı gösterecek Hakan, defansında kolu kopsa topu geçirmeyecek Bülent orta sahasında ise yine efsanelerden biri.. olamıyor ?

12.12.2010

Gol Vuruşu - Andriy Shevchenko

Chelsea ye transferiyle unutulmaya yüz tutmuş komple golcülerden.. Eskilere dönmek iyidir, ve bu gol de kendine Chelsea de bile ne kadar güvendiğinin kanıtıdır..