21.10.2010

Sahada İşini Yapanlara Saygı !

İşte çok güzel bir fikir ve aynı güzellikte uygulama. Herkesi saygıya davet ediyoruz...

18.10.2010

Zidane Geri Geliyor ..

Futboluyla herkesi kendine hayran bırakan ve oyun stiliyle efsane olmayı haketmiş Cezayir asıllı Fransız oyuncu, Real Madrid in eski yıldızı , tekrar Madride mi dönüyor ? İşte goal.com un haberine göre Jose Mourinho ile Zidane büyük ihtimalle anlaşmışlar ve Zizou Los Galacticos'a teknik eleman olarak geri dönecek.


Futbolculuğunda elde ettiği başarıları tekrar edebilir mi bilinmez ama takıma ruh katacağı kuvvetle muhtemel. Oyuncular Zidane gibi birinden duydukları tavsiyeler doğrultusunda oynamayı çok sevecektir ve özellikle aynı mevkiide oynayan Mesut Özil bu durumdan oldukça fazla yararlanmalıdır. Şimdiden yıldız ilan edilen genç yetenek "Büyük Usta" nın tecrübelerinden yararlanıp , oyun görüşünü genişletmeli , bireysel yeteneklere olabildiğince kolay işler bırakmalıdır.


Zidane demişken Enzo Zidane ı da belirtmek gerekir. Zidane'ın oğlu sanıyorum ki 13 yaşında ve Real Madrid alt yapısında oynuyor. Babası kadar yetenekli mi bilemeyiz ama yaşıtları arasından sivriliyor. Gelecek planlarını şimdiden , bu ortamlara aşina isim, babasıyla yapmaya başlamış ancak en büyük sıkıntı milli takım. Acaba İspanya mı yoksa Fransa mı seçilmeli. Kendisini çeşitli sitelerde izleyebilirsiniz. Maldinigillerden sonra Zidane lar da efsane olma yolunda ilerliyor...

Sönük Yıldızlar # Pauleta

Futbol dünyasındaki adaletsizliği gözler önüne seren bir başlıkla daha karşınızdayız. Yıldız oyuncu.. Sahada yaptıklarıyla seyircilerin beğenisini ve takdirini kazanan isimler artık takımına büyük gelmeye başladığında , ya da diğerlerinden farkı açıkça ortaya çıktığında bir ön ad eklenir isminin başına.." Yıldız Futbolcu X !"

İşte belki de budur , artistik hareketlerle karşısındakini maymun eden "trickster" kanat oyuncularını sevmeyişimin sebebi. Hep ayağından tık diye topu alan adama hayran kalmışımdır. Neden sonra görülmüştür ki "yıldız defans oyuncusu" diye birşeyle pek de karşılaşılmaz. Olsa da binde bir..

Bu haksızlıktan ötürü yalnızca işini yapan ve hiçbir zaman gösteriş yapmayan forvet oyuncularına hayran kalmışımdır. Pozisyon icabı değişik vuruşlar yapabilirler, ancak durduk yerde dikkat çekmezler. Ancak giden top gol olduktan sonra "vay be" dersiniz , ondan önce "helal olsun" larla dolup sonuç gelmeyince gün görmemiş küfürlere yönelmezsiniz.


Anlatılan işi dünya çapında en iyi yapanları zaten hepimiz tanıyoruz. Bu kısımda kendinden bekleneni layıkıyla yerine getiren ancak bir türlü dünya starı olamamış, sönük yıldızlardan bahsediyor olacağız. Efsane golcü Pauleta'yı da bu işe başlamak için en uygun kişi olarak gördük.

Portekiz milli takımının oyuncusu , hem de milli takımda en çok gol atan adam. 88 maç 47 gol, gayet iyi ortalama sayılır.Ne tezattır ki Portekiz 1. liginde golü yoktur. Garip değil mi ?


Fransa'da ise golleri saymakla bitmez. Bordeaux ve PSG takımlarının büyük golcüleri arasındadır. Fransa 1. liginde 3 kez gol kralı olmuştur ki bunu PSG nin küme düşmemeye oynadığı günlerde de başarabilmiştir. Sanırım herkes bu adamı üzerinde lacivert ortasında, iki tarafında eşit parçalar bırakan ,kırmızı çizgili 9 numaralı PSG formasıyla hatırlar. Gollerinden sonra iki kolunu yanlara açıp koşmasıyla da bilinir. Oyuncu hakkında detaylı bilgiye şuradan ulaşabilirsiniz

Golcülüğüne diyecek tek bir laf yoktur. Bugünlerde sıkça denenen hareketleri çok önceden keşfetmiş ve sahada uygulamıştır. En güzel örneği de aşağıdaki güzel golleridir. Hızlı, mücadeleci, hırslı değildir ama golcü olmak için bunlar zaten gerekmez. Akıllı, pozisyon almasını iyi bilen ve istediği boşluğu bulduğu anda üst düzey olan göz-ayak-beyin koordinasyonunu gerektiği gibi kullanır.


Sonuç futbolun meyvesi, goldür. Avrupa kupaları ve şampiyonlar liginde oynadığı takımların başarısını geçememiştir. Sanıyorum ki bu yüzden kendisi "sönük yıldız" dır. Kendi liginde gol kralı olup avrupada atamazsan, yıldızın sadece çevreni aydınlatır. Büyük kulüplerin gözünü almaz...